Bursa'da, kaçak binalara rüşvet karşılığında sahte belgelerle elektrik ve su bağlattıkları iddiasıyla haklarında 2 bin 109 yıla kadar hapis talebiyle dava açılan 77 kişinin yargılanmasına başlandı.

3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, "suç işlemek amacıyla örgüt kurma, rüşvet almak ve vermek, kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği, dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik" suçlarından toplam 2 bin 109 yıla kadar hapis talebiyle dava açılan sanıklardan 8'i, bugün ilk kez hakim karşısına çıktı. Bursa'da, kaçak ev ve iş yerlerine rüşvet karşılığında sahte belgelerle yapı ruhsatı verip elektrik ve su bağladıkları öne sürülen belediye, Uludağ Elektrik Dağıtım A.Ş. ve BUSKİ görevlilerinin de aralarında

bulunduğu sanıklar, haklarındaki iddiaları yalanlayarak suçsuz olduklarını söyledi.

Örgütün sahte abonelik işlemlerinin çoğuna katılarak en aktif kurucu üyelerden olduğu iddiasıyla hakkında 313 yıla kadar hapsi istenen E.O. (35), "Suçlamaları kabul etmiyorum. Kimseye rüşvet vermedim. Biz bir arkadaş gurubuyuz. Onun dışında bir suç örgütü kurmamız söz konusu değildir. Sahtecilik ya da dolandırıcılık yapmadım. İddianamede belirtilen bazı eylemlerde hiçbir suç unsuruna rastlanmadığı belirtilmiştir. Bu eylemlerle ilgili telefon dinleme kayıtlarının mahkemenizce istenmesini talep ediyorum.

Çünkü bunlar tüm tutuklu sanıkların durumuna ışık tutacaktır" dedi.

Örgütün kurucularından olduğu öne sürülen elektrik tesisatçısı H.D. ise, 30 yıllık esnaf olduğunu belirterek, "77 sanıktan sadece 3 kişiyi tanıyorum. Bunlarla çete kurmam söz konusu bile olamaz. Örgütün lideri olduğu iddia edilen firari sanık A.İ.K.'yı görsem tanımam. Bizler elektrik bağladığımız her tesisat için birim fiyatından bir ücret alırız. Onun dışında da yasal olmayan bir para almamız olanaksızdır" diye konuştu.

Osmangazi Belediyesi'nin karşısındaki bir fotokopi dükkanının sahibi olan 34 yaşındaki M.E. ise, kendisinin aynı ismi taşıyan bir başka sanıkla karıştırıldığını iddia etti. Bir mimarın yanında proje çizimleri yaptığını belirten T.A. (27) ise detaylı bir ifade vereceğini belirtip basın mensuplarının salonu terk etmesini istedi. Ardından verdiği ifadesinde bir olayı bitirmeden diğerine geçen T.A., hakimi sinirlendirdiğini anlayınca özür diledi. Mahkeme heyeti başkanı, "Başım ağrısa da dinleriz. Yanımda

Aspirin'im var. Ama ne anlatacaksan adam gibi anlat" dedi.

Hakkındaki suçlamaları reddeden T.A.'nın avukatı ise müvekkilinin psikolojik sorunları olduğunu ifade ederek, "Sanıkta fikir uçuşması var. Uzun bir süredir tutukludur. Ceza ehliyetinin olup olmadığının araştırılmasını istiyoruz" diye konuştu.

Bu arada söz alan tutuklu sanıklardan M.N.P. ise, "Bizler T.A.'nın ifadesi yüzünden 5 aydır tutukluyuz. Polis onun bu durumundan faydalanmış. Söylediklerini ihbar kabul etmiştir. Suçsuzuz" diye konuştu.

Mahkeme 8 kişinin de tahliye talebini oy çokluğuyla reddetti. Dava, geriye kalan 1'i gıyabi, 3'ü tutuklu, toplam 69 sanığın dinlenmesi için ileri bir tarihe ertelendi.


haberfx.net

var tmp; tmp = document.getElementById("news_content").getElement sByTagName("a"); for(i=0; i